KURTULUŞ PITSBULL ŞULE
Okulum öğrencilerinin hepsinin yolları ve bahtları açık olsun. Ancak ben bu seride çalıştığım okulum öğrencilerinden söz etmek istiyorum. O kadar çok unutamadığım öğrencim var ki hepsini yazacağım günü sabırsızlıkla bekliyorum. Yakın zamanda mezun ettiğimiz ve kendisini çokça özlediğim Şule ile başlıyorum.
Kurtuluş Lisesinden mezun ettim kendisini, okuluma geldiği ilk günden mezun olduğu güne kadar birlikte o kadar çok şey paylaştık ki, anı defteri tutsaydım yüzlerce sayfada yer alacak sevgili öğrencim Şule. Sen sadece öğrencim değildin, sporcumdun, basketbolcumdun, sağ kolumdun ve tüm çaylak öğrencilerin kızım sandıklarıydın. Sanmak bir yana sen zaten benim kızımdın.
Daha dün gibi hatırlıyorum. Bir eylül günü olmasına rağmen yaz havası vardı. Güneş tepeme doğru ışığını ve ısısını hoş tenime vuruyordu. Okulumun bahçesinde bankta bu keyifle oturuyordum. Sanırsın sofistike dönemin bir keşişiydim. Acaba nasıl faaliyetler yapsam bu dönem diye de düşünmüyor değildim. Öğrencilerimin yıllarca unutamayacakları spor faaliyetlerini düşünüyordum. Bir de o sıralarda henüz sevgisini diğer iki kadın la paylaşmadığım en sevdiğim kadını düşünüyordum. O da mavi gözlü bir devdir deyip keseyim burada.
Bu duygularla düşünceler ruhumu sarmışken yanında annesi olduğunu düşündüğüm bir kız okula bahçesinden içeri girdi ve emin adımlarla okula doğru yürüdüler. Yeni çaylaklarımızdan biriydi besbelli. Ta o zaman onu ilk gördüğümde bu kız çok iyi bir sporcudur dedim. Umarım basketbol oynuyordur ve kadın takımımıza girer diye bir dilekte bulundum.
Gerçekten de Şule iyi bir sporcuydu, bir sporu yapmıyordu, birkaç spor branşıyla da ilgileniyordu, hepsinde de oldukça başarılıydı. Basketbol oynaması benim için özeldi çünkü basketbol ile ilgilenen her öğrencimi nedense özel tutuyorum. Bu benim basketbola olan aşkım ile ilgili sanırım. Şule atletik, kuvvetli, mücadele etmeyi seven geri adım atmayan ve mükemmel bir sorumluluğa sahip bir öğrenci-sporcuydu. Onunla ne yaparsam yapayım kesinlikle gözüm arkada kalmazdı, tuttuğunu koparacağını bilirdim. Disiplinli olduğu kadar akademik başarısı da okulumun üst seviyesi noktasındaydı.
Birlikte yapmak isteyip de yapamadığımız tek spor faaliyeti Korfbol oldu. Bir türlü yarışmaları takip edemedik ve her program yayınlandığında maçımız ya o gündü yetişemiyorduk yada bir gün öncesiydi. Bunu buraya özellikle yazıyorum çünkü eğer korfbol yarışmalarına gidebilseydik bence kesinlikle Okulum İstanbul Şampiyonluğuna uzanabilirdi. Her neyse şimdi korfboldan sorumlu kişi bulmuş ve telefonunu aldım ama Şulesiz bir sportif faaliyet olacağı için yazıyı yazarken biraz yüreğim buruk ama burada yarışacak öğrencilerim için de mutluyum.
Şule'nin akademik başarılarından burada söz etmek istemiyorum, benim konum spor ve basketbol olduğu için onun bu yönünden söz etmek istiyorum. Neler yaptı Şule? Karete, Basketbol, Futbol, Futsal, Atletizm, Korfbol ve bir sürü özel spor etkinlikleri. Canım kızım Şule bunların tamamında çok başarılıydı. Okuluma çokça madalya ve kupa kazandırdığını herhalde tahmin ediyorsunuz.
O mezun olduktan sonra, okulum biraz sessizleşti diyebilirim. Onu o kadar özledim ki okulumun ilk 1-2 ayında öğrencilerime sürekli Şule'yi çok özlüyorum keşke mezun olmasaydı diyordum. Şule kim diye soran yeni çaylaklarıma da Şule'yi tanıyan öğrenciler Ümit hocanın kızı diyorlardı. O zaman da şöyle bir ses geliyordu. "Eee her akşam evde görüyordur onu, neden özlüyor ki." Açıklamalar, açıklamalar geliyordu ardından.
Mezun olacağı yıl Türkiye rekoruna sahip sınıflar arası 3x3 Karma Tek Pota Basketbol turnuvasına Ben ve 2 kız ki bunlardan biri Şule idi bir takım kurduk. Uzun süren ligin ardından play offlar turnuvayı takip etti. Sonunda 3. olmayı başardık birlikte. Okulumda o kadar iyi takımlar vardı, kulüp oyuncuları vs ama Şule'in büyük katkısıyla sonunda zafere ulaşmayı başardık. Şule ile ilgili herhalde en unutamayacağım faaliyette 3x3 Karma Pota Basketbol turnuvası olmuştur. Bu turnuvada çok anı biriktirdik değil mi kızım?
Bu satırları okuduğunda 3x3 Karma Pota Basketbol turnuvasında yaşadığın o güzel anların gözünden canlandığından ve mutlu bir gülümsemeyle hatırladığından eminim sevgili Şule. İşte böyle güzel bir öğrencimdin sen.
Her neyse, güzel kızım, bal kızım biliyorum ki hayat sana hep iyi yüzünü gösterecek. Senin başarılı bir insan olacağından, hayata tutunacağından hiç şüphem yok. Birbirimizle bağımızı hiç koparmayacağımızı bilerek çok mutlu ve başarılı bir hayat geçirmeni dilerim.
Seni seven Ümit Hocan...